Kırıkkale Üniversitesi Tıp Fakültesi Dergisi, vol.23, no.2, pp.361-369, 2021 (Peer-Reviewed Journal)
Amaç: Erken çocukluk çağı çürükleri, okul öncesi çocuklarda
yaygın olarak görülen, çocukların büyüme ve gelişimini etkileyen
önemli bir halk sağlığı sorunudur. Bu çalışmada, 28-71 ay
aralığında erken çocukluk çağı çürüklerine sahip çocuklarda ağızdiş sağlığının değerlendirilerek, düşük doğum ağırlığı ve erken
doğumun diş çürükleri üzerine etkilerinin incelenmesi
amaçlanmıştır.
Gereç ve Yöntemler: Çalışmamıza, Pedodonti Anabilim Dalına
başvuran yaşları 28-71 ay arasında değişen erken çocukluk çağı
çürüklerine sahip 420 hasta dâhil edilmiştir. Hastaların ağız içi
muayeneleri yapılarak, çürük (d), çürük nedeniyle çekilmiş (m),
dolgulu (f) dişler (t) değerlendirilmeye alınmıştır. Bu değerlerin;
yaş, cinsiyet, doğum ağırlığı, doğum haftası, diş fırçalama
sıklıkları, ebeveyn eğitim seviyeleri ile olan ilişkileri
incelenmiştir. Elde edilen veriler istatistiksel olarak analiz
edilmiştir.
Bulgular: Yaşları ortalaması 54.41±10.46 ay olan 195’i kız ve
225’i erkek toplam 420 hasta çalışma grubumuzu oluşturmuştur.
Ortalama dmft değeri 8.02±4.20 olarak belirlenmiştir. Erken
doğan ve düşük doğum ağırlıklı çocuklar ile zamanında doğan
normal doğum ağırlıklı çocuklar arasında ortalama d, dmft, dmfs
değerleri bakımından istatistiksel olarak anlamlı ilişki
bulunmamıştır (p>0.05). Yaşın artmasıyla birlikte ortalama d
değerinin azaldığı, m, f değerlerinin arttığı belirlenirken, yaş ile
ortalama f değeri arasında istatistiksel olarak anlamlı ilişki
bulunmuştur (p=0.004).
Sonuç: Çalışmamızda, erken doğum ve düşük doğum ağırlığının
erken çocukluk çağı çürükleri üzerine etkileri olmadığı
görülmesine karşın, geniş örneklem büyüklüğünde doğum haftası
ve doğum ağırlığının gruplandırılarak yapılacak olan çalışmaların
daha net sonuçlar verebileceği düşünülmektedir. Erken çocukluk
çağı çürüklerinin kontrol altına alınabilmesi için hamilelik
döneminden başlayarak eğitici ve koruyucu hizmetlere ağırlık
v