Süleyman Demirel Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, vol.12, no.3, pp.430-440, 2021 (Peer-Reviewed Journal)
Dünyada fizyoloji ile ilgili ilk çalışmalar 16. Yüzyılda, Türkiye’de ise 19. yüzyılda Batı’daki gelişmeleri anlamak ve
takip etmek için yurt dışına gönderilen akademisyenlerin ülkemize dönmeleriyle başlamıştır. Kemal Cenap
Berksoy, tıp eğitimi alırken fizyolojiye ilgi duymaya başlamıştır. Berksoy, fizyoloji alanında Türkiye’de ilk
çalışmaları yapan hekimlerden biri olan Mehmed Şakir’in asistanlığını yaptığı dönemde ilk fizyoloji çalışmalarına
başlamıştır. Ordinaryüs Profesör Doktor Kemal Cenap Berksoy, fizyoloji biliminin Türkiye’de tanınması ve
ilerlemesi için çalışmalar, araştırmalar yapmıştır. Yurt dışında birlikte çalıştığı bilim insanlarından edindiği bilgileri
ve orada gerçekleştirdiği çalışmalarda elde ettiği tecrübeleri, hem ülkemizdeki diğer akademisyenlerle hem de
kendi öğrencileri ile paylaşmış; yurt dışındaki bazı bilim insanlarının çalışmalarını Türkiye’de tekrar etmiştir. Yurt
içi çalışmalarını yaptığı dönemlerde üniversitelerde fizyoloji ile ilgili Türkçe yayınların yetersizliği nedeniyle
çalışmalarını kitap haline getirmiş ve akademik dünyanın kullanımına sunmuştur. Akademik yayınlarının yanı sıra
görev aldığı kürsüde hekimler yetiştirmiştir. Kemal Cenap Berksoy, uzun bir dönem boyunca Nobel Fizyoloji ve
Tıp Ödülleri’ne aday gösterilen Türkiye’deki tek bilim insanımız olmuştur. Berksoy’un hayatı, eğitimi,
akademisyenliği ve milletvekilliği dönemlerinin ayrı ayrı incelenmesi gerekir. Bu dönemler incelendiğinde Kemal
Cenap Berksoy’un Türk Fizyolojisindeki önemi anlaşılabilir.